Oldum olası asayiş işlerine karşı merakım yoktur. Daha doğru ifadeyle sevmem, hazzetmem. Bu durum bazı gelişmelerle ilgili değerlendirme yapmama engel değil tabi ki...

Sedat Peker'in,  Süleyman Soylu'yu hedef alan açıklamalarından sonra Soylu içine sokulduğu girdaptan çıkmak istiyor. Peker kirli işlerle haşır neşir olmuş bir portre. Devlet istihbarat elemanı olarak kullanmış onu. Şimdilerde bu adam devletin bir bakanına kafa tutuyor, hakeret ediyor. Biz de dehşet içinde olanları izliyoruz.

Soylu'nun Habertürk'deki açıklamalarından sonra Peker yeni videosunu Pazar günü yayınlayacağını duyurdu. Artık halkımız dizi filmleri bıraktı Peker dizisi onlara daha cazip geliyor. O nedenle olmalı ki 10 milyon kişi Peker'i izlemeyi seçmiş. 

Bakan Soylu'nun ifadelerinden nasıl sonuçlar çıkardığınızı bilmem ama ben çok önemsediğim bazı hususları aktarmak isterim.

1- Soylu, Erdoğan için kullandığı cümleleri hiç içten söylemiyor. Kerhen methediyor şeklinde değerlendirdim. Bu durum kendisine yönelen saldırıda Erdoğan'ın dahlinin olduğu fikrinden kaynaklanıyor olabilir.

2- Mehmet Ağar'la arasının iyi olmadığını üstüne basa basa vurguluyor.

3- Aynı soğukluğun MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile de var olduğunu anlıyoruz Soylu'nun sözlerinden. "Ben bir bürokratın bir siyasi partide aktif olmasına karşıyım. Ahmet Davutoğlu'nun bir devlet bürokratını istifa ettirip milletvekili yapacağım dediği zaman da karşıydım" ifadesi Hakan Fidan'a da meydan okumadır bir anlamda. "Devlet görevlilerinin, bürokratların siyasete atılıp milletvekili olmasına karşıyım" cümlesinin kapsamına Hulusi Akar'da giriyor.

4- MHP ve Devlet Bahçeli'yi bu sıkışık pozisyonda en güçlü destekçi olarak görüyor. Nitekim Bahçeli grup toplantısında, "İkazen diyorum ki, hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı'nın boynuna tasma geçiremeyecek, buna kimsenin gücü yetmeyecektir" dedi.

5- Kendisinin bir operasyonun hedefi olduğunu düşündüğü için sorumlu olarak da bazı kesimleri işaret ediyor. Erhan Tuncel-Sedat Peker ilişkisi vurgusuyla Özel Harp Dairesi'ne kadar gidiyor.

6- Ak Parti'nin kendisini yalnız bırakmadığını söylerken iş olsun diye konuşuyor. Çünkü bu cümlelerini kurarken içten ve inandırıcı değil. Bu olay patlak verdikten sonra Ak Partililer sosyal medyada Soylu için değil, Erdoğan için 'yanındayız' paylaşımları yaptılar.

7- Peker'in 10 bin dolar gönderdiği siyasetçi açıklaması Soylu'dan gelmişti. Millet "kim" diye ısrarla sormaya başladı ama Soylu yan çiziyor. Kamuoyunda Metin Külünk ismi var. O da ses vermiyor. Bakan Soylu ortaya attığı bir iddiayı kanıtlamayan adam konumuna soktu kendisini. "Savcılara söylerim" demesi ipe un sermektir.

8- Eğer 10 bin dolar alan siyasi Metin Külünk'se ve Soylu da bunu bile bile dillendirdiyse Külünk'le arasının da iyi olmadığını anlayabiliriz. Külünk Erdoğan'a yakın bir isim. Erdoğan'dan izinsiz adım atmaz. Soylu 10 bin dolar iddiasıyla Külünk üzerinden Erdoğan'a da mesaj veriyor olabilir. 

9- Sedat Peker'in taciz, tecavüz, cinayet gibi iddialar için sorumluluk yargıdadır. Lakin bunlarla ilgili eksik kalan birşey varsa önce onları yerine getirip sonra çıkıp konuşmak icap ederdi.

10- "Kozakçıoğlu ve Necdet Menzir'e de karşıydım. Korkut Eken gibi tiplerin, geçmişte yaptıkları görevlerden dolayı, Cevdat Öneş, Mehmet Eymür gibi tiplerin bugün hala söz söylemelerinin devlet adabıyla uyuşmadığına inanan bir insanım. Devlet bana bir sır emanet etmiş. Devlette bir dönem hizmet eden insanların organize suç örgütlerinde iş takibi yapmalarının yanlış olduğunu söylüyorum, ben de müsaade etmiyorum zaten, bu kadar basit" demesi cepheyi genişletmekten çekinmediğini gösteriyor. Zira bu cümlelerinden "devlet hizmetinde bulunanların suç örgütleriyle iş takibi yaptığı" gibi bir iddia çıkıyor. muhatapları açısından yenilir yutulur bir açıklama olmadığı açık.

11- Bakan Soylu, Peker'in istihbarat elemanı olduğunu deşifre etti. "Devlet bana bir sır emanet etmiş" ifadesinin Peker'i de kapsadığı kanaatindeyim. İstihbarat elemanı olarak kullandığın adam bugün kalkmış ülkeyi sarsıyor. Vay ki vay...

12- Soylu'nun "Hukuk mu, demokrasi mi üstün; yoksa yıllardan beri ülkeyi yeraltı örgütlerine, Türkiye'yi derin bir yapıya teslim etmeye kendisini odaklamış dış güçler, ABD de dahil olmak üzere onlar mı üstün göreceğiz? Türkiye'ye operasyon yaptırmayacağız" satırlarının da altını çizmek gerekiyor.

13- Soylu birilerinin Peker'in zaafiyetini kullandığı kanaatinde. Bakan, "Adamın birisinin yalanları üzerinden bir ülkede Başbakanlık yapmış kişi ve aileyi bir noktaya getirmenin doğru olup olmadığını düşünüyorum" diyerek de Binali Yıldırım'a sıcak mesaj yolluyor.

14- Peker'in FG plakalı aracı, FETÖ'ye güzellemeleri olduğunu anlatması da not edilmeli.

15- Yaşanan kavganın hangi sonuçları doğuracağını gördüğümüzde bu oyunu sahneleyenleri de daha iyi algılamış olacağız. Bakalım bu vuruşma kime yarayacak?

Son tahlildeki sözlerime gelirsek...

Devlette her çeşit adam olur. Ama o adamlar devletin verdiği görevi yaparlar. Kanunu, kuralı iğfal etmezler. Devletin vazifesinde kendi ceplerini dolduracak işlere girişmezler. Bu siyasette de öyledir. Ahlaklı, temiz, paraya tamah etmeyen, devlet hizmetini vatana, millete faydalı olmak adına yapan adamlarla girilen her iş güzel netice verir. Aksi halde bu ülkede çete, mafya hikayeleri, yoksulluk yakarışları duymaya devam ederiz..

Sevgili halkım; sen temiz adamları seç(e)mediğin sürece çile çekmeye mahkumsun... Hiç sormaz mısın; dün çulu olmayanlar bugün o servetleri nereden buldular diye...