Türkiye turizminde ivme sürekli yükseldi. Sektör ekonomi için stratejik bir boyut kazandı.

Pandeminin olmadığı 2019'da Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı 2019 turizm geliri 34 milyar 520 milyon 332 bin dolardı.

Pandemi sonrası, yani geçen yıl sert bir düşüş yaşandı sektörde ve turizm geliri yüzde 65,1 azalarak 12 milyar 59 milyon 320 bin dolarda kaldı. 22 milyar dolarlık bir kayıp oldu.

Bu yıl yine pandeminin gölgesinde yürüyoruz. Sektörden sağlanan geliri eski oranlara ulaştırabilmek için şu aşamada acil beklenti aşılama. Avrupa ülkesi vatandaşlarının, tatil adresi olarak Akdeniz'i tercih edileceği belirtiliyor. Türkiye'nin bu eksende rakibi olan ülkelerin önüne geçmesi açısından aşılama önem taşıyor. 

Müzmin düşman ve rakip Yunanistan kendi turizm çalışanlarını aşılamaya başladı. Sezon başlamadan aşılama işini bitirmek için düğmeye bastı.Yunanlılar aşılama adımlarının ardından Avrupa'ya da 'aşı pasaportu' diye bir öneride bulundular. Yunan tavsiyesine bazı ülkeler destek verdi, Almanya ise temkinli yaklaştı.

Aşı pasaportu için en ilginç tepki Rus bakan Lavrov'dan geldi. Lavrov, 'aşı pasaportu demokrasiye aykırı' dedi. 'Aşı pasaportu' uygulaması gelirse bu bir nevi 'seyahat özgürlüğü' manası taşıyacak. Nitekim bu konudaki son açıklama Almanya Federal Sağlık Bakanı Jens Spahn'dan geldi. Spahn, ikinci doz aşı yaptıranlara Corona testine gerek olmadan seyahat edebilme özgürlüğünün verileceğini açıkladı. Spahn, ikinci doz aşının üzerinden 14 gün geçtikten sonra insanların test yaptırmadan seyahata çıkabileceklerini, dönüşlerinde karantinaya girmelerine gerek olmayacağını söyledi. Vatandaşların ellerindeki 'aşı pasaportunu' göstererek Almanya'da veya yurtdışında seyahat yapabileceğini kaydetti.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, turizm sektörü çalışanları için aşı kayıtlarına başladı. Bu iyi bir gelişme ama yeterli değil. Aşıyı temin ederek sektördekileri aşılamamız aciliyet kazandı. Burada püf noktalarından biri de 'güvenli sertifaka' uygulaması. Sadece bu sertifikaya sahip olanları değil tüm sektörü aşılamadan geçirmeliyiz. Zira şu ana kadar yetkililerin aktardığına göre 5 bin işletme sertifika alabildi. Oysa sektörde 1 milyon civarında aşı bekleyen var.

Belirtmek lazım ki; AB, sinovac aşısını 'tanıma' konusunda kararını vermedi ve bu bizim açımızdan sorun teşkil edebilir. Halbuki şu andaki aşılar içinde en güvenli olanı bana göre sinovac. Sinovac geleneksel yöntemlerle yapılan bir aşı olmasına karşın biontech aşısı sentetik. AstraZeneca ise yan etkileri nedeniyle güven vermiyor ve bazı ülkelerde yasak geldi.

Türkiye'ye en çok turist Rusya, Almanya ve İngiltere gibi ülkelerden geliyor. Popüler adres ise Antalya. Malesef  şu anda Yunanlılar bizden ilerde talep açısından. 

İnsanlar pandemi nedeniyle hareketsiz kaldı, bunaldı. Herkes bunun acısını çıkarmak isteyecek. Bu daha fazla turist ve turizm gelirine dönüştürülebilir. Turizm sektörünün daha fazla çaba harcaması ve daha çok turisti ülkemize çekmesi gerekiyor. Yönetenlerin de buna destek olması kaçınılmaz. 

Türkiye geçen yıl 'güvenli turizm sertifikası' uygulamasının avantajıyla öne çıktı. Geçen yıl gelen turistler ülkelerinde Türkiye'nin reklamını yaptı. Bu başarıya aşılamayı da eklememiz halinde gelirlerdeki artışla hızlı bir toparlanma sağlayabiliriz.